Başkan Mersin yaptığı yazılı basın açıklamasında şu sözlere yer verdi; “AKP’nin şu memleketimize 20 yıldır yapamadıkları ortada. Söz verilip bitirilemeyen otoyollar, bir türlü uçamadığımız havalimanı, yıkıp moloz yığını haline getirip kaçtıkları PTT binası, Güllüğe demiryolu, başlayamayan yeni adliye binası… Bu liste vatandaşımızın veresiye defteri gibi uzadıkça uzuyor. Aylarca geciktirilerek zaten bitik durumdaki çiftçimizi batırmak pahasına aylarca geciktirilen üç kuruşluk desteklemelere hiç girmiyorum. Şimdi bu iş yapmayanlardan sonuncusu Rıza Posacı ise; yine siyasetini her zaman olduğu gibi yapılanı eleştirmek üzerine kurmuş. Hizmeti eleştirmek adeta fıtratından bir parça. Büyükşehir hasetinden patlayacaklar artık. Bunlar otogarı da eleştiriyordu, köprülü kavşakları da, yolları da; şimdi önden önden giden kendileri. Rıza Posacı; Yapılan hizmeti, yeşildi, lacivertti, uzundu, kısaydı, dardı, genişti diyeceğine, bu şehre ne yaptın onu anlat. Aydın Büyükşehir Belediyesi köprülü kavşak yaptı da o sayede, utancınızdan 11 yılda 7 km çevre yolunu anca bitirebildiniz onu anlat. Otoyolu kaç yılda bitireceksiniz, Ankara-Aydın uçağını kaç yıl sonra havalimanımıza indireceksiniz onu anlat. Bu PTT binasını yıktınız, koca PTT yersiz yurtsuz kaldı, o moloz yığını beceriksizliğinizin nişanesi olarak kaç yıl daha kalacak orada onu anlat. Evet, Posacı, “oynayamayan gelin yerim dar dermiş” derler eskiler. Sen Aydın’da beceremediğiniz yatırımlar, yapamadığınız hizmetler için ne diyorsun var mı bir cevabın? Hadi taş üstüne taş koyacak basiret yok sende onu anladı artık cümle Aydın’da; mesela geçen yılla bu yıl yem fiyatları, gübre fiyatları kaçar lira bir açıklamanda değinde meydan zeybek görsün. Hani ziraatçisin ya, sözüm ona çiftçi dostusun ya. Son 5 yılın mazot fiyatlarını birde senin güzel üslubunla duysun Aydın halkı? Var mı cesaretin bunları da açıklamaya? Yok değil mi? “Hele ben bir hizmet yapamıyorsam, ekonomide batırdıysak, bari yapılan hizmeti eleştireyim de, dostlar alışverişte görsün!” Yemezler Posacı yemezler… Bırak Aydın halkını, dağındaki taş, ovasındaki toprak bile yemez bu masallarınızı. Haydi başka kapıya.” dedi.