Aydın Efeler ilçesi semt pazarlarında yaklaşık 15 yıldır pazarcılık yapan Ticaret Lisesi mezunu Hülya Akça çiftçiliğin öldüğünü belirterek Bağkur borçlarını bile ödeyemediklerini ifade etti.

Ekonomik kriz nedeniyle çarşı ve pazarda artan fiyatların cepleri yakıyor. Yurttaşlar evlerine filelerini dolduramadan dönerken, Aydın’ın vazgeçilmesi köylü pazarlarındaki esnaflar ise dertli. Efeler’de bulunan birçok semt pazarında tezgah açan pazarcı esnafı, iş yapamadıkları için borçlanan birçok pazarcının tezgahını kapatmak zorunda kaldığını belirtti.

Her ay işsizlik rakamları büyürken, asgari ücretin 2 bin 20 TL olduğu ülkede aylık gelirin temel harcama kalemlerine giden yurttaşlar, ellerinde kalanla da gıda ve giyim ihtiyaçlarını karşılama derdi içerisinde. Ancak çarşı pazarda ardı ardına gelen zamlar hem yurttaşı hem de esnafı kara kara düşündürüyor. Aydın’ın vazgeçilmezi olan köylü pazarında yaklaşık 15 yıldır eşiyle birlikte pazarcılık yapan Manavlar Odasına kayıtlı 41 yaşındaki Hülya Akça, yerli çiftçiliğin yok olmaya başladığını her şeyin büyük çiftçilere kaldığını ifade etti.

“Maliyetler çok yüksek”


Konuklu köyünde yaşayan Akça, maliyetlerin yüksek olduğunu belirterek; “Biz yerli çiftçiyiz, annem babam da yıllarca rençberlik yaptı ama doğru düzgün bir şey kazanamadılar. Doğal yetiştirdik. Kendi hayvan gübremizle üretim yaptık ve kendi bahçelerimizde üretim yaptık ama maliyetler çok yüksek. Biz Aydın pazarlarına çıkıyoruz, yeri geldi bulvarda köşe başlarında satış yaptık ama inanın elimize hiçbir şey geçmedi. Yerli çiftçilik kaybolmak üzere, büyük çiftçilere kalıyor her şey. Büyük çiftçi de bilinçsiz bir şekilde bol ilaç, fenni gübre kullanıyor” dedi.

“Gençler çiftçilik yapmak istemiyor”


Taşımalı eğitim sayesinde gençlerin eğitim aldığını ve bilinçlenen gençlerin de çiftçilik yapmak istemediğini ifade eden Akça “Gençler köyden uzaklaşmak istiyorlar.  Yorulmak istemiyor çocuklar çünkü para kazanmıyorlar zaten. Benim kendi çocuğum dahi bu şekilde. Eşim ile birlikte çiftçilik yapıyoruz. Eşim çiftçiliği o kadar çok seviyor ki ama sevmek yetmiyor. Cebimiz dolmuyor, karnımız doymuyor. O kadar temiz, ilaçsız ve sadece hayvan gübresi ile üretim yaptığımız halde maalesef halkımız 2 liraya mal ettiğimiz şeyi 1 liraya istiyor. Halkımızdan da istiyoruz ki çok pazarlık yapmasınlar. Tamam, pazarlık sünnettir ama malına göre sorsunlar. Bizim tüketiciden ricamız budur. Başka bir şey istemiyoruz biz karnımız doysun en azından bağkurlarımızı ödeyebilelim. Çok zorlanıyoruz. Biz Aydın pazarlarına çıkıyoruz ama inanın alıp satanlar bizden daha iyi durumda” dedi.


Bağkur borcumu bile yatıramıyorum”


5 yılda bir para belediyeye para ödediklerini ifade eden Hülya Akça “Tamam çok yüksek paralar değil belki ama çok zor şartlarda çalışıyoruz. Sıcağı var soğuğu var, yağmuru var, yaşı var. İnanın biz rezilliğimizin biraz parasını alıyoruz. Benim şuan çok rahat bir şekilde bağkura borcumu ödemem gerekirken, ödeyemiyorum. 2015 yılından önceki günlerimin borcunu ödeyemediğim için silindi. 2015 yılından sonraki günlerim af yasasına dahil oldu, taksitlendirme yaptım ödemeye çalışıyorum. Aylık bin 100 TL ödemeyi yapamıyorum” dedi.

“Doğal yetiştiriyoruz”


Eşi ile birlikte haftada 3 pazara çıktıklarını söyleyen Akça, “Bizim mesaimiz geceden başlıyor. Sabaha karşı ezandan sonra çıkıyoruz yollara, akşam saat 10’da anca soframızda olabiliyoruz. Benim de çoluğum çocuğum var ama biz sadece emeğimizin karşılığını alalım istiyoruz. Kazançlarımız çok cüzi miktarlar. Fenni gübre kullanmıyoruz ama fenni gübre kullanan bir çiftçi 1 TL’ye mal ettiği ürününü 1 buçuk TL’den satıyor ve döküm çok yaptığı için sürümden kazanıyor. Biz doğal hayvan gübresiyle doğal yetiştirme yapıyoruz. Haliyle 2 TL’ye mal ettiğim ürünümü 3 TL’ye satmak istiyorum çünkü kazanacağım 1 TL’lik farkın 50 kuruşunu yol yemek gibi masraflara diğer 50 kuruşunu da kendim kazanayım istiyorum” dedi.

“Kaçak esnaf çok fazla”


Çoğu çiftçinin arazilerini eğlence yerlerine dönüştürdüğünü vurgulayan Akça “Ben bahçemi eğlence yeri yapmak istemiyorum. Bizim de çay kenarında yerlerimiz var ama eğlence mekanı olarak dönüştürmeyi düşünmüyoruz. Yerimizi olması gerektiği gibi değerlendirip organik ürünlerimizi yetiştirelim halkımız da tertemiz yesin istiyoruz. Dışarıdan ihracat çıktısı mal getiriyorlar, kiraz düşüyor 3 TL’ye. Burada da bir sorun var, pazarlarda hiçbir denetim yok. Aydın pazarlarında müstahsil adı altında, çiftçi adı altında çok kaçak esnaf var. Yetkililer bu konularda da dikkat etmesini istiyoruz” dedi.

Haber: Uğur Eser